Makale Arama
ARA
Son Makaleler

EMEKLİ AYLIK RAKAMINI BELİRLEYEN UNSURLAR 

Uzun yıllar çalıştıktan sonra hepimizin istediği emekli olup, kimseye muhtaç olmadan geri kalan ömrümüzü tamamlayabilmektir. Yıllarca sabahın erken saatlerinde başlayıp geç saate kadar devam eden bu tempolu çalışmanın sonucunda en azından çalıştığımız dönemdeki alım gücümüz oranında bir emekli aylığı alabilmek için yıllarca çalışıp duruyoruz. Çalışma hayatımız içinde özellikle yaş 45 oluncaya kadar aslında sağlık yardımı da Sosyal Güvenlik Kurumundan çok da fazla almıyoruz.

Emekli aylıklarının tutarını belirleyen iki temel unsur var. Bunlardan biri çalışma hayatınız boyunca adınıza kaç gün prim yattığı, diğeri ise yatan primlerin tutarının ne olduğudur. Adınıza yatan prim ödeme gün sayısı aylık bağlama oranınızı belirlerken, adınıza yatan prime esas kazançlar ise gösterge ve ortalama yıllık kazancınızı belirler.

Emekli aylığı hesabı yaparken mevzuatımızda üç defa değişiklik yapıldığı için adınıza yatırılan primleri üç ayrı döneme ayırıp hesaplama yapmamız gerekiyor.

Emeklilik aylığını hesapladığımız sigortalının;

 

A-2000 yılından öncesi çalışması için;

Formül=Gösterge x Katsayı x Aylık Bağlama Oranı  

Aylık Bağlama Oranı burada gösterge tablosu da dikkate alınarak hesaplanır. ABO yüzde 85 ‘ten fazla yüzde 50 den az olmaz. Aylık Bağlama Oranı kadınlar için 50 yaştan erkekler içinse 55 yaştan sonra 5000 günü geçen her 240 gün için bir puan artırılır. Yine 5000 günden eksik her 240 gün içinse 1 puan eksiltilir. Aylık Bağlama Oranına yaşın etkisi sadece 2000 yılı öncesinde katkısı oluyor.2000 yılı sonrasında Aylık Bağlama Oranının tespitinde yaşın bir etkisi olmuyor.

B-2000-1/10/2008 Arasında Geçen Çalışma Dönemi İçin;

Formül=Ortalama Yıllık Kazanç x Aylık Bağlama Oranı

Toplam prim ödeme gün sayısı için de adınıza yatan ilk 3600 prim gününün her 360 günü için yüzde üç buçuk, sonraki 5400 günün her 360 günü için yüzde iki ve daha sonra ki her 360 güne yüzde bir buçuk alınarak Aylık Bağlama oranınız belirleniyor. Aylık bağlama oranında üst sınır da yok.

C-1/10/2008 Sonrasında Geçen Çalışma Dönemi İçin;

Formül=Aylık Ortalama Kazanç x Aylık Bağlama Oranı

Yine toplam prim ödeme gün sayısının her 360 günü için yüzde iki aylık bağlama oranının hesabında dikkate alınıyor.

Emekli aylık hesabınızda sigortalının Ekim 2008 tarihine kadar ödenen prim gün sayısı 3600 günden azsa 3600 günü tamamlayıncaya kadar her 360 güne yüzde 3 aylık bağlama oranına ekleniyor. Yine 3600 gün sonrası her 360 güne ise Aylık Bağlama Oranına yüzde iki ekleniyor. Aylık bağlama oranı karma sistemde yüzde doksanı geçemiyor.

Özellikle 8/09/1999 sonrası kadınlarda 50 erkeklerde 55 yaş sonrası aylık bağlama oranına katkı koyan hesaplamanın terkedilmesi emekli aylıklarını düşüren noktalardan bir diğeridir.

2000 yılından sonra sigortalının sistemde daha fazla kalması daha geç emekli olması şartı getirilmiştir. Hem daha fazla prim ödemesi hem de çalışma süresi arttıkça her 360 gün için emekli aylığına yapılan aylık bağlama oranı katkısı düşürülmüştür.2000 yılı sonrası girişi olanlar için ilk 3600 günün her yılı için yüzde üç buçuk puan verilirken sonra ki 5400 günün her 360 günü için yüzde iki Aylık Bağlama Oranına artış yapılıyor. Toplam prim günü 9000 günü geçtiğinde ise her 360 güne yüzde bir buçuk artış yapılıyor. Adeta bu sistemle kayıt dışı çalışma özendiriliyor.2000 sonrası sigorta girişi olanlar için en az 4500 gün ile emekli olunabiliyor ve bu kadar günle emekli olanın aylık bağlama oranı yüzde 39 oluyor.

2008 yılından sonra sigorta girişi olanlar için durum daha da kötü gün sayısı en az 5400 gün olmak zorunda yani sistemde daha fazla kalmak zorundalar. En az 5400 gün ile emekli olan sigortalının Aylık Bağlama Oranı yüzde otuz oluyor.

Sonuç olarak bugün içinde bulunduğumuz ekonomik koşullar içinde en çok ezilen emeklilerin insanca yaşayabileceği gelir seviyesine ulaşabilmesi için hakkaniyetli, mantıklı ve adaletli bir emekli aylık hesaplama sisteminin geri getirilmesi gerekmektedir. Yine enflasyon farklarının bağımsız bir kuruluştan alınan oran dikkate alınarak verilmesi, Türkiye ‘nin gelişmişlik hızından ise 2008 öncesinde olduğu gibi yüzde yüz pay verilmesi gerekir. Emeklilere yapılacak intibak, düzenleme ile aylıklarında bir iyileştirme yapılması kaçınılmazdır ve acildir.

ARA

EMEKLİ AYLIK RAKAMINI BELİRLEYEN UNSURLAR 

Uzun yıllar çalıştıktan sonra hepimizin istediği emekli olup, kimseye muhtaç olmadan geri kalan ömrümüzü tamamlayabilmektir. Yıllarca sabahın erken saatlerinde başlayıp geç saate kadar devam eden bu tempolu çalışmanın sonucunda en azından çalıştığımız dönemdeki alım gücümüz oranında bir emekli aylığı alabilmek için yıllarca çalışıp duruyoruz. Çalışma hayatımız içinde özellikle yaş 45 oluncaya kadar aslında sağlık yardımı da Sosyal Güvenlik Kurumundan çok da fazla almıyoruz.

Emekli aylıklarının tutarını belirleyen iki temel unsur var. Bunlardan biri çalışma hayatınız boyunca adınıza kaç gün prim yattığı, diğeri ise yatan primlerin tutarının ne olduğudur. Adınıza yatan prim ödeme gün sayısı aylık bağlama oranınızı belirlerken, adınıza yatan prime esas kazançlar ise gösterge ve ortalama yıllık kazancınızı belirler.

Emekli aylığı hesabı yaparken mevzuatımızda üç defa değişiklik yapıldığı için adınıza yatırılan primleri üç ayrı döneme ayırıp hesaplama yapmamız gerekiyor.

Emeklilik aylığını hesapladığımız sigortalının;

 

A-2000 yılından öncesi çalışması için;

Formül=Gösterge x Katsayı x Aylık Bağlama Oranı  

Aylık Bağlama Oranı burada gösterge tablosu da dikkate alınarak hesaplanır. ABO yüzde 85 ‘ten fazla yüzde 50 den az olmaz. Aylık Bağlama Oranı kadınlar için 50 yaştan erkekler içinse 55 yaştan sonra 5000 günü geçen her 240 gün için bir puan artırılır. Yine 5000 günden eksik her 240 gün içinse 1 puan eksiltilir. Aylık Bağlama Oranına yaşın etkisi sadece 2000 yılı öncesinde katkısı oluyor.2000 yılı sonrasında Aylık Bağlama Oranının tespitinde yaşın bir etkisi olmuyor.

B-2000-1/10/2008 Arasında Geçen Çalışma Dönemi İçin;

Formül=Ortalama Yıllık Kazanç x Aylık Bağlama Oranı

Toplam prim ödeme gün sayısı için de adınıza yatan ilk 3600 prim gününün her 360 günü için yüzde üç buçuk, sonraki 5400 günün her 360 günü için yüzde iki ve daha sonra ki her 360 güne yüzde bir buçuk alınarak Aylık Bağlama oranınız belirleniyor. Aylık bağlama oranında üst sınır da yok.

C-1/10/2008 Sonrasında Geçen Çalışma Dönemi İçin;

Formül=Aylık Ortalama Kazanç x Aylık Bağlama Oranı

Yine toplam prim ödeme gün sayısının her 360 günü için yüzde iki aylık bağlama oranının hesabında dikkate alınıyor.

Emekli aylık hesabınızda sigortalının Ekim 2008 tarihine kadar ödenen prim gün sayısı 3600 günden azsa 3600 günü tamamlayıncaya kadar her 360 güne yüzde 3 aylık bağlama oranına ekleniyor. Yine 3600 gün sonrası her 360 güne ise Aylık Bağlama Oranına yüzde iki ekleniyor. Aylık bağlama oranı karma sistemde yüzde doksanı geçemiyor.

Özellikle 8/09/1999 sonrası kadınlarda 50 erkeklerde 55 yaş sonrası aylık bağlama oranına katkı koyan hesaplamanın terkedilmesi emekli aylıklarını düşüren noktalardan bir diğeridir.

2000 yılından sonra sigortalının sistemde daha fazla kalması daha geç emekli olması şartı getirilmiştir. Hem daha fazla prim ödemesi hem de çalışma süresi arttıkça her 360 gün için emekli aylığına yapılan aylık bağlama oranı katkısı düşürülmüştür.2000 yılı sonrası girişi olanlar için ilk 3600 günün her yılı için yüzde üç buçuk puan verilirken sonra ki 5400 günün her 360 günü için yüzde iki Aylık Bağlama Oranına artış yapılıyor. Toplam prim günü 9000 günü geçtiğinde ise her 360 güne yüzde bir buçuk artış yapılıyor. Adeta bu sistemle kayıt dışı çalışma özendiriliyor.2000 sonrası sigorta girişi olanlar için en az 4500 gün ile emekli olunabiliyor ve bu kadar günle emekli olanın aylık bağlama oranı yüzde 39 oluyor.

2008 yılından sonra sigorta girişi olanlar için durum daha da kötü gün sayısı en az 5400 gün olmak zorunda yani sistemde daha fazla kalmak zorundalar. En az 5400 gün ile emekli olan sigortalının Aylık Bağlama Oranı yüzde otuz oluyor.

Sonuç olarak bugün içinde bulunduğumuz ekonomik koşullar içinde en çok ezilen emeklilerin insanca yaşayabileceği gelir seviyesine ulaşabilmesi için hakkaniyetli, mantıklı ve adaletli bir emekli aylık hesaplama sisteminin geri getirilmesi gerekmektedir. Yine enflasyon farklarının bağımsız bir kuruluştan alınan oran dikkate alınarak verilmesi, Türkiye ‘nin gelişmişlik hızından ise 2008 öncesinde olduğu gibi yüzde yüz pay verilmesi gerekir. Emeklilere yapılacak intibak, düzenleme ile aylıklarında bir iyileştirme yapılması kaçınılmazdır ve acildir.